Öncelikle adam diz çökmüş, ıslak nefesi yüzüne yayılırken gözlerini yere dikmişti. Karısının o kocaman amcığını suratına sarkıtması için can atıyordu; utanma falan yoktu artık. Kadın ise tam bir dominatrix edasıyla oturdu yerleşti adamın suratına. Amının her kıvrımı adamın suratındaki nemli sıcaklığı büyütüyor, yumuşacık amcığın içinden sızan sıvılar yanakları, dudakları ıslatıyordu. Adam her nefeste daha derine çekiyor diliyle kadının ıslaklığını, sanki o amcığın içine gömülmekten başka çaresi yokmuş gibi iliklerine kadar sokuluyordu.
Kadın rahat durmuyor, hafifçe kalçasını oynatıp sertçe suratına bastırıyor amcığını. O an adamın boğazından boğaza titrek bir inilti yükseliyor; içinde hem arzuyla hem de çaresizlikle dolup taşıyordu. Kadının ayağını omzuna dolarken narin parmaklarını saçlarına geçirip daha da köklüyordu suratına bu pisliği, onu rezil kılıyordu ama adam buna bayılıyordu. Arada sırada kadın az biraz gaz verip idrarını acı acı damlatıyor adamın diline, boğazına… O pislik ve ıslaklık karışımı onun içine işlerken gözleri sulanıyordu.
Sonra kadın tamamen adamın yüzünü kaplayacak şekilde oturuyor. Amcığından damlayan nemle birlikte üzerine yine birkaç kez sertçe iniyor, erkek boyun eğmişçe yutkunuyor ve batırıyordu diliyle o koyu lekeyi temizlemeye çalışırken aslında tamamen teslim olmuştu. Kadın gülümseyerek efendiliğini ilan ediyor burada; o değişmeyecek güçtü ve adam sadece onun kirli oyuncağıydı artık. Son hamlelerde kadın ürkütücü bir hâlde yüzünden kalkmadan idrar kesesini boşaltıyor adamın ağızına, onu komple kirletiyor, aşağılamanın dibini yaşatıyordu.
Adam ise bunu kutsal bir görev kabul etmişçesine her damlayı yutuyor; boynu şişmiş, çenesine kadar sararmıştı ama suratından hiçbir direnç yoktu artık. İşte tam o anda kalça kasları kasılıyor, kadının amcığı son hırsıyla inip kalkıyor suratında… Oradaki tepinmelerle birlikte erkekte büyük bir boşalma hissi yayılıyordu; bedeninin tüm sınırlarını zorluyordu bu aşağılanmış kökleme seansı. Böylece kapanıyordu bu pislik dolu hikaye; kadının yüzünden inerken ağzında ve suratında kalan tadlar yıllarca unutulmayacak bir tahrik bırakıyordu içlerinde.